12 Temmuz 2015 Pazar

Amy Engel : Kurucunun Kızı


TANITIM

Dehşet verici bir nükleer savaş sonrası Amerika Birleşik Devletleri büyük ölçüde yok edilmiş, sadece küçük bir grup hayatta kalmıştı. Geriye kalanları kimin yöneteceği konusunda Lattimer'lar ve Westfall'lar arasında çıkan savaşı Westfall ailesi kaybetmişti. Ve beş yıl sonra barış ve kontrol, her yıl yapılan bir törenle, kaybeden tarafın kızları ile kazanan tarafın erkeklerinin evlendirilmesiyle sağlanmaktaydı. 

Bu yıl benim sıram gelmişti. Benim adım Ivy Westfall ve görevim basitti: Başkan'ın oğlunu, müstakbel kocamı öldürmek ve Westfall ailesinin gücünü geri kazanmasını sağlamak. Ama görünen o ki, Bishop Lattimer ya çok yetenekli bir oyuncu ya da ailemin iddia ettiği gibi kalpsiz, zalim bir çocuk değil. Hatta beni bu dünyada gerçekten anlayan tek kişi bile olabilir. Ama kaderimden kaçmama imkân yok. Ben Westfall mirasını geri alacak kişiyim. Bishop ölmeli. Ve onu öldüren ben olmalıyım… 


YORUMUM

     Herkese Merhaba! ^_^ Uzun bir aradan sonra aranıza bir distopya romanıyla geri dönmek mutluluk verici.
Üstelik kitap gayet uygun bir fiyata ciltli olarak çıktı!Yayınevinden çıkacak diğer kitapları da ciltli olarak raflarda görmeyi tüm kalbimle diliyorum.

         Kurucunun Kızı'nı birçok yönden sevdim.İlk başta ciltliydi sonra kaliteliydi,yazılar böyle su gibi akıp gidiyordu,konusu da eh pekte diğer distopya romanlarından ayırabileceğim bir yanı yoktu.Sadece şu evlilik olayı ile bana biraz Eşleşme serisini hatırlatmadı değil. 
         
           Ivy ve Bishop çifti çok sevimliydi,özellikle Bishop'ın Ivy'e karşı tavrı sayesinde benden bir sürü puan aldı.Zaten Bishop gibi sempatik karakterleri sevmemek elde değil.Ivy'nin ailesi ise (isimlerini buraya yazamayacak kadar sinirliyim) öldürülmesi gereken kişiler listemde yerini aldı.Ama gerçekten böyle aile olmaz olsun.Kitabın sonunu düşündükçe Ivy'nin babası ve kız kardeşinin kafalarını birbirine sürtesim geliyor.Bu kadar çıkarcı ve soğuk kalpli olunmaz,olunmamalı.
     
      Beni en çok şaşırtan karakter ise başkandı.Arka kapağı okuyunca başkanı çok acımasız,katı ve korkutucu hayal etmiştim.Bir nevi Açlık Oyunları'ndan Başkan Snow'un gençliği gibi bir şey olarak düşünüyordum ama kitabı okuyunca Ivy'nin babasından çok daha sempatik geldi.Karısı ise tam beklediğim gibi çıktı.Aferin ona.
    
   Şimdi ise kitabın olumsuz taraflarına gelelim.Olayların birçoğu tahmin edilebilirdi.Özellikle ilk bölümü hadi ilk bölümü geçtim birkaç bölüm sonra sonunu aşağı yukarı tahmin edebiliyorsunuz.Bir de kitap çok sakin geçiyor.Distopya romanlarında alışık olduğumuz o baskıcı rejimi o karamsar havayı pek hissedemedim.Bir de sanki her şey çok hızlı geçilmiş.Hani bir yüz sayfa daha yazsaydı da karakterleri iyice benimseseydik.Ama yazar da haklı sayılır konu bu kadar uzatılacak bir konu değil.
                
      Açıkçası beklentimin altında kalan bir kitap oldu.Bence diğer distopya kitaplarıyla karşılaştırırsam ortalama bir kitap diyebilirim.Umarım ikinci kitabı çok daha güzel olur.

Sevgilerle,
Kitap Gezgini
       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder